Evet başlık çok genel ama aslında konumuz şarj istasyonları, çünkü elektrikli araçlar ilk çıktığında malum elektrik üretimi içinde fosil yakıt başta Dünyayı kirleten, tüketen veya iklim değişikliğine neden olan üretim teknolojileri veya malzemeler kullanıldığı için çok eleştirilmiş ancak geldiğimiz noktada yenilenebilir enerji sektöründeki yeni teknolojik gelişimler ve yatırımlar sayesinde bu konudaki ibre elektrikli araç yatırımlarına doğru kaymıştır. Ancak yeni bir gündemimiz var, şarj istasyonları. Belki de kimsenin aklına gelmeyecek bir sorun ile karşı karşıyayız; “mikro partiküler madde” evet aslında yediğimiz yemeklerde son yıllarda çok konuşulan mikro plastikler gibi şart istasyonlarının da etrafında yoğun bir şekilde mikro partiküler madde’ ye rastlanmış. Bildiğiniz gibi mikro kavramı 2.5 mikrometre ile 10 mikrometre arasındaki partiküler maddeler için tanımlandığında bu maddeler akciğerlerimizin en derin bölgelerine hatta kan dolaşımına bile karışabilir.
Kaliforniya Üniversitesi’nden uzmanlar Los Angeles genelinde 50 hızlı şarj istasyonunu inceledi. Çalışmada özellikle Tesla Supercharger noktalarının çevresinde metreküp başına 15 ila 20 mikrogram arasında ince partikül tespit edildi. Kentin genel hava ortalamasında bu değer 7 ila 8 mikrogram seviyesinde ölçüldü. Araştırma ayrıca şarj istasyonlarının 12 mikrogram seviyesinde ölçülen benzin istasyonlarından da yüksek değerler çıkardığını gösterdi.
Uzmanlar ölçüm yapılan istasyonların yarısında Dünya Sağlık Örgütü’nün hava kalitesi standartlarının aşıldığını bildirdi. Partiküllerin kaynağı olarak şarj cihazlarının soğutma sistemlerinde kullanılan güçlü fanların çevredeki toz, lastik artığı ve yol kalıntılarını havaya karıştırması gösterildi.
Araştırmayı yöneten Profesör Yifang Zhu, istasyona çok yakın bölgelerde yoğunluk artarken birkaç metre uzaklaşıldığında seviyelerin hızla düştüğünü vurguladı. Zhu, sürücülere şarj sırasında cihazın güç ünitelerinden biraz uzakta durmalarını önerdi. Çalışmanın eş yazarı Yuan Yao ise hızlı şarj ağının genişlerken emisyon etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi.
Harvard Üniversitesi’nden hava kirliliği uzmanı Joe Allen, elektrikli araç şarj istasyonlarında tespit edilen partiküllere rağmen benzinli araçların çok daha yüksek sağlık riskleri barındırdığını hatırlattı. Allen, akaryakıtın içerdiği kanserojen bileşiklerin hem çevreye hem insan sağlığına daha büyük zarar verdiğini belirtti.